Panik Bozukluk/Panik Atak
Korkunun kaynağı olduğunu bildiğimiz, aniden gelişen, kişiyi içinde bulunduğu yaşarken kriz olarak tanımladığı durumdur.
Panik atak krizi geçiren kişi ; çarpıntı, nefes darlığı, boğulma hissi terleme- üşüme, baş dönmesi,sersemlik uyuşma hissi, mide bulantısı, titreme kontrolünü kaybetmiş hissetmek, ölüm korkusu gibi durumlar yaşamaktadır.
Bu belirtilerin görülmesi mümkündür.
Panik atak krizi yaşayan kişiler yoğun ölüm korkusu hissetmekte ve kontrollerini kaybetmektedirler.
Panik bozukluk ise tekrarlayan panik ataklara eşlik eden başka korkuların olması ve bu korkular ile birlikte kişinin sürekli kaygı duyması halidir.
Her koşulda, hayatın her alanında kişi kaygılıdır ,yeni deneyimlediği şeylerden keyif alamaz, hep olumsuz bir şeyler yaşayacağını düşünmektedir.
Kişi panik atak yaşamamak için, kendi hayatını kısıtlamaya başlar. Kendisinin panik atak geçirebileceği alanlardan uzaklaşır; asansöre binemez, kalabalık ortamlarda bulunamaz.
Panik atak, kişinin hayatını zorlaştırarak aynı zamanda kişiyi yalnızlaştırmaktadır ve kendini iyi hissettiği kişilere karşı bağımlı hale getirmektedir. Bu sebeple panik atak ve panik bozukluğa sahip olan kişiler, sürekli birkaç adım sonrasını planlayarak, her şey kontrollerinde olsun istemektedirler.
İlaç tedavisi, beyin sinir hücrelerindeki bozuk hormon faaliyetlerini düzenleyen ilaç tedavisi ile birlikte, bilişsel -davranışçı teknikleri etkili olmaktadır.